26 Kasım 2014 Çarşamba

QUİCKENİNG!!!

Bugün 26.11.2014 ve saat 15:30 civarı karnımda mısır patlıyormuş gibi hissettim. Ve güzel olanı da şu anda da karnımda mısır patlıyor. Bu yanılmıyorsam 18 hafta 6 günlük bebeğimin ilk büyük hareketlerinin bana yansıma şekli. Çok mutluyum. Patlamış mısırı da çok severim. Oğluma bana bu hissi yaşattığı için teşekkür etmem lazım. Unutmamak için de buraya not edeyim dedim. :)
Allah tüm isteyenlere nasip eder inşallah. :)))

19 Kasım 2014 Çarşamba

SUCUKLU VE ISPANAKLI PİZZA

Hamileliğim beni tam anlamıyla bir gurme yaptı. Bence kesinlikle öyle! Ya hadi gurme değilsem bile bir lezzet manyağı oldum. Canım bir şey istedimi yapabilecek bir aile büyüğü eş dost yok ne yazık ki çevremde. Anneciğim babamın emekli olması sebebiyle babacığımla beraber yazlığa yerleşti bir süre. Yani artık kendi hayatlarını yaşamak istiyorlar. Şimdi bencillik edip ya etmeyin gelin bana bakın diyemem. Kayınvalidem de sağolsun, ben hamile kaldığımdan beri mide bulantısı ve aşerme problemleri yaşıyor. :) Biraz da rahatsız. Ölüyorum su ver desem veremez. Zaten ona nazım da geçmez. Yakınımda benim isteklerimi yerine getirecek biri de yok. (Eşim hariç, Allah ondan razı olsun) Eee, hayatım boyunca olduğu gibi iş başa düştü. Günlerce pizza geçirdim aklımdan ama doktor salam, sucuk yemeyeceksin dedi ısrarla. Ben prensipli insanım doktor yeme demişse kesinlikle yemem. Sebzeli pizza da nereye kadar? Hem dışarda yedin mi o da zararlı. Hem de lezzetli değil. Sonra düşündüm ve dedim ki ben pizza hamurumu kendim yapıyorum, sucuğu mu yapamayacağım? :) 
Bu düşünceyle yola çıktım ve önce sucuk yaptım. Sonra da bir şeften aldığım pizza hamuru tarifini fazla yorulmamak için ekmek yapma makinesine yaptırdım. Pizzam gerçekten çok lezzetli oldu fakat tek kötü yanı peynirdi. Kaşar ve tel peynir kullanmak zorunda kaldım çünkü mozerella peyniri bulamadım. Ankara'da da yaşasanız her istediğinizi semt marketlerinde bulmıyorsunuz. Acil yapmak gerekiyorsa böyle muadiline kalıyorsunuz. :) Yine de ben tatmin oldum, gayet güzeldi. Hatta eşim ıspanak fikrine burun kıvırdığı halde pizzaya bayıldı. Peki nasıl yaptım?
Malzemeler:
Hamur için; 315 gr sert un
                  180 ml ılık su
                  2 tatlı kaşığı kuru maya
                  şeker, tuz
Sucuk için; istediğiniz kadar kıyma
                 3-4 diş sarımsak veya daha fazla
                 kimyon
                 pulbiber
                 yenibahar
                 tarçın
                 sumak
                 karabiber, tuz (miktarları damak zevkinize göre)
Domates sosu; Domates
                       salça
                       şeker, tuz
                       fesleğen
                       karabiber
Haşlanmış ıspanak
Yapılışı:
Önce hamurun tüm malzemelerini karıştırıp, sıcak bir ortamda mayalanmaya bırakın. Hamur mayalanırken sucuğun malzemelerini yoğurun ve buzdolabında dinlendirin. Zamanım olmadığı için ben dinlerdikten sonra bağırsağa falan dolduramadım. Zaten bence gerek de yok, rulo yapıp atın buzluğa sonra kesin dilim dilim sucuk olsun. Ben buzlukta da bekletemezdim bu yüzden elimde şekil verdim. :) Domates sosu içinse birkaç tane domatesin kabuğunu soyup, küçük küçük doğrayıp sos tenceresine alın. domatesler eriyince salça ve baharatları katın. Biraz koyu kıvamlı olmasına dikkat edin.
Hamur mayalanınca elimle un katarak açtım. Tepsiye yağ sürüp, hamuru tepsiye yaydım ve kenarlarını belirginleştirdim. Sonra üzerine domates sosu sürdüm. Sonra rendelenmiş kaşar peyniri ve sucukları yerleştirdim.
Sonra haşladığım ıspanakları gelişigüzel yerleştirdim.
Üzerine tekrar peynir serptim. Bir de eşim için iki tane acı biber koyduk ama onları yiyemedi :D Çok acı gelmiş.
Sonra da 180  derece de pişirdim. Biraz kavrulmuş gibi görünüyor ama aslında kavrulmadı. Bu görüntünün sebebi domates sosu ve kaşar peyniri. Mozerella peyniri kullandığınızda ise çok mükemmel sonuç alıyorsunuz.
Sonuçta çok lezzetli bir pizza oldu. Ben ve bebeğim sağlıklı bir pizza yemiş olduk.
Hımmmm hımm. Afiyet olsun. :))

3 Kasım 2014 Pazartesi

15 HAFTA 4 GÜN :)

 Geçen hafta cuma günü kontrolüm vardı. Üç hafta aradan sonra çok iyi geldi bebeğimizi görmek, cinsiyetini de kesinleştirmiş olduk. Doktorumuzun 12 haftalıkken öngördüğü gibi erkek olacak yavrumuz. Ben kız olsa da çok sevinirdim ama içime hep erkek doğduğu için biraz yadırgayabilirdim. Nasıl anlatabilirim bilmiyorum ama hamile olduğumu öğrenmeden önce biliyordum ve oğlum olacak diyordum. Neden ve nasıl bilmiyorum. Hatta teste inanmayan eşime ''sen inanmayabilirsin ama oğlumuz bizimle'' demiştim de çok gülmüştü. Ama naber son güldüm iyi güldüm. Ahahahahah :DDD Fakat bu kadar kesin ve net hissetmiş olsam da içimde hep bir bit yeniği de var cinsiyetle ilgili, bu yüzden bir süre daha isim düşünmüyorum. :) (Yukarıdaki fotoğrafta yüzünü gösterdi bebeğimiz, anlayamayanlar için gözlerini okla işaretledim. Anneye çektiği belli koca gözlü tosun)
 Burada da kulağı ve burnu çok net görünüyor. Doktor burnunu gösterdi ve eşimle bana bakıp bebeğin burnu sana benziyor dedi. Bu duruma eşim biraz bozuluyor ama çaktırmıyor bence. Gerçekten de burnu, gözleri, kafa şekli şimdilik ben bakalım doğunca kime benzeyecek. Gerçi bunun da pek önemi yok, kime benzerse benzesin o benim canımdan bir parça. Hem eşimi de beğenip seçtim öyle değil mi? O zaman oğlum kesin yakışıklı diyebilirim. :D Ne de olsa her bebek annesinin gözünde dünyanın en tatlı bebeği. :)
Dün ekler aşerdim ve ortalığı birbirine kattım. Hastaneye eşimin yengesini ziyarete gitmiştik, çıkışta eşimin ailesine gidiyorduk, arabada birdenbire ekler ekler diye sayıklamaya başladım. Ekler, pastane diyorum, eşim de dalga geçiyorum sanmış çünkü ben o tarz yiyeceklerden hiç haz etmem. Sevmem ve sağlıksız bulurum. :D Ama birdenbire aklıma düştü. Tabii eşimin ailesi Batıkent'te Gimsa yakınlarında oturduğu için güzel bir pastane bulamadık ve ben o kalabalıkta gimsaya girmeyi göze aldım. Eşimle gimsaya yürüdük, ekleri aldık ve tam 40 dakika kasada sıranın bize gelmesini bekledik, üstelik beklediğimiz ekspres kasa sırasıydı. Bu arada ben dayanamayıp bir tane ekleri sıra beklerken yedim. O sırada şöyle bir anons işittik; ''Değerli müşterilerimiz lütfen kasadan geçirilmemiş ürünleri mağaza içinde tüketmeyiniz'' Ben de bu taş banaydı galiba ama hamileyim hiç bir güç beni bu ekleri yemekten alıkoyamaz dedim. :D Sonra eve geldik ve ben gimsanın eklerini hiç sevmediğim halde tam altı tane daha yedim ve her aşerdiğim yiyecekte olduğu gibi yerken hüngür hüngür ağladım. Kayınvalidem ve misafirleri ben ağlarken gülmekten yerlere yattılar. Ne yapabilirim elimde değil. Bu ağlama olayını daha sonra detaylı anlatırım. Çünkü kimseye böyle bir şey olduğunu sanmıyorum. :D Bu arada gimsada küçük ekler pastalardan vardı ve tatları çok yavandı. Halbuki ben uzun ve kreması dolgun olanlardan istemiştim. En kısa zamanda bir liva ziyareti gerçekleştirmeli. :)
Çok korkunç bir bel ağrım var, beni çok yoruyor, koca göbekli olmanın zorluğu. Daha bu haftadan voleybol topu kadar karnım var. Ama bacaklarım ve kollarım çöp gibi. Hayırlısı olsun dokuz aylıkken yüzümün üstüne düşmemek için arkama ağırlık bağlarım :D Dua edin bize. Allah tüm hamilelere sağlık ve güzellik versin. :)))

23 Ekim 2014 Perşembe

NAZAR DEĞDİ!!!

Aşk olsun ey okuyucu! Ben size geçen yazımda ''Maşallah deyin'' demedim mi? Kimin bana garezi var bakayım? 
Valla nazar mı bilmiyorum. Kötü niyetli olanlar yüzünden Allah bana zeval vermez ama özenen de varsa ve onların gözü deydiyse Allah onlara da en kısa zamanda bebek sahibi olmayı nasip etsin. Ya da sadece benim sakarlığımdan olmuştur. Tamam konuya geleyim. Ben dün gece annemlerin sitesinin otoparkında düştüm ve dizim kanadı. 
En son ilkokul yıllarında bisikletten düşmüştüm. Ondan sonra da hiç düşmedim. Çünkü kocaman ayaklara sahip olduğumdan yere iyi tutunuyorum. Düşmem pek mümkün olmuyor. Bu zamana kadar buzda çok kaydım, merdivenden düşeyazdım ama asla düşmedim. Sanırım karnımın erkenden çıkması benim farketmeden dengemi bozdu. Bir de sık sık hamile olduğumu hatırlayıp zıp zıp zıplamayı bırakmam gerekiyor.  
Neyse sonuç olarak karnımın üzerine düşmediğim için şanslıyım. Erken dönemde düştüğüm için ilerleyen dönemlerde hazırlıklı olabilirim. Pantolonum yırtılmadığı için de şanslıyım. Bugün yine de iş yerinden sağlık ocağına gidip pansuman yaptırdım. İyiki yaptırmışım çünkü tekrar kanamaya başlamıştı.
Şimdilik iyiyim çok şükür. Ne olur dualarınızı esirgemeyin...

20 Ekim 2014 Pazartesi

SÜRPRİZ!!!

Hayat bana üç ay önce bir sürpriz yaptı. Belki de hayatımda beni mutlu edebilecek en büyük sürpriz bu oldu diyebilirim. Beni tanıyanların aklından ne geçtiğini tahmin edebiliyorum. Evet doğru! Ben hamileyim.
Alışana kadar yazmak istememekten ziyade yazamadım. Şu anda 14 haftalık hamileyim. Hamileliğimin ilk üç ayı benim için biraz zor oldu. Bebekle ilgili bir sıkıntı yoktu fakat benim düzenli vücudum alışana kadar epey zorlandım. Sanırım kendimi beyin olarak hazırlamamış olmamın da bu konuda etkisi büyük. Eğer böyle bir şeyi bekliyor olsaydım alışmak daha kolay olurdu. :) Ben her zaman bebek konusunun sürpriz olmasını isterdim, Allah yine gönlüme göre verdi. Sürpriz olmasaydı ben bu olayı her ay başka bir bahane bularak ertelerdim eminim. Yalnız bir kere korunmazsak ne olur demeyin tamam mı? İşte bu olur...:)

Yukarıda gördüğünüz bebeğimin 11 haftalık ultrason fotoğrafı. Annesine çekmiş olmalı ki kolları başının altında keyif çatıyor, kerata...:D Doktor muhtemelen erkek olacağını söyledi. Bir daha ki hafta daha kesin bir şey söyler sanırım. Şimdilik her şey yolunda çok şükür. Hamilelik maceralarımı ilerleyen günlerde anlatacağım. Bekleyin beni. Ve lütfen kocaman bir maşallah alayım bebeğime.
Allah kimseye aratmasın ve her isteyene istediği zaman nasip etsin inşallah...:)))

23 Haziran 2014 Pazartesi

SESLENDİRME SINAVI


Cuma günü seslendirme sınavım vardı. Hiç çalışmadım ne yapacağım ben Allah'ım diye diye gittim ama bir yandan da rahattım çünkü bizim ekip tam kadro orada olacaktı. Nasılsa onları görünce çok mutlu oluyorum, iyice rahatlarım dedim ve gittim sınava. Gerçekten de nasıl özlemişim arkadaşlarımı. Bu nasıl bir şanstır, harika anlaşan bir sınıftı bizimkisi...:)
Sınavda harika geçti, sonuçta tatmin edici. Yazılı sınavdan 100, uygulamadan 95 almışım. Sınavda Lost dizisinden Kate'i seslendirdik. Her zamanki gibi çok eğlendim, sınavda bile. Umarım bir gün mesleğe dönüştürebilirim bu işi... Eğlenerek çalışmak ne harika olur değil mi? Zaten eskiden beri film izlerken hep içimden, etrafta kimse yoksa da dışımdan ben seslendirdim filmleri. Şimdiler de de belgeselleri açıp dublajı kapatıp ben seslendiriyorum. Öylesine keyifli...:))
Sınavdan sonra da arkadaşlarla Park Bulvar'a gittik, yemek yedik biralarımızı yudumladık. Daha ne isterim ki... Umarım onların sınavı da iyi geçmiştir. En kısa zamanda ıslatmak lazım, öyle değil mi? :)

27 Nisan 2014 Pazar

YENİ AŞKIM ''JOURNEY''

 Dün Cepa'da sinemaya girmeden önce Journey'e bir uğrayayım dedim. Aslında genelde journey'de sıkılırım çünkü istediğim hiç bir şey bana olmaz. Bu seferse her şeyin olası varmış. ;)
Önce yukarıda gördüğünüz bluzu beğendim. Onu denemek için elime aldığımda yanımda çok tatlı bir satış elemanı belirdi ve bana büyü yaptı. :)) Sonra ne verdiyse denedim. Allahım hepsi mi güzel olur? Bu bana reva mı?...:)) Mağazaya girerken vitrinde bir pantolon beğenmiştim. Beyaz ve alt kısımlarında desenler var. Aman Tanrım o nasıl bir güzelliktir, bana da yakıştı ama düşümdüm ben bu pantolonu nerede giyebilirim. Beyaz olması sebebiyle bütün varınız yoğunuz meydanda, neredeyse bacağımdaki ayva tüyleri bile görünüyor. İçine tayt giymek de bana göre değil. Bu yüzden o pantolonla severek ayrıldık. :))) Ama açık renge taktığımdan dolayı aşağıda gördüğünüz iki pantolonu aldım.
Biri dar ve diğeri de İspanyol paça ve şaşırtıcı şekilde ikisi de 34 beden. Demek ki spor ve diyet bir mucize yaratıyor.:)))


O kadar pantolon ve bluza bir de ceket beğeneyim dedim. Ve yukarıda gördüğünüz şal yaka cekette karar kıldım. Bu arada bluz 49 TL, dar paça pantolon 119 TL, İspanyol paça olan 149 TL ve ceket 189 TL... Hepsine toplamda 75 TL indirim yapıldı. Gözümün kaldığı beyaz pantolon da 119 TL idi. Ah ah ne güzeldi...
Şimdi ben bu cicilerle aşk yaşıyorum, darısı başınıza....:))
Keyifli pazarlar...:)